15 Nisan 2012 Pazar

Cundada Beşinci Mevsim...




Cunda, her sene uğradığım, zaman geçirmeye doyamadığım bir ada... Her mevsimi ayrı güzel, adeta 5. bir mevsim gibi her daim. 1 yaşından beri her yazımı Akçayda geçirmemin ve bir Akçay yazlıkçısı olmanın verdiği avantajla her mevsimini gördüğüm yer.

Egenin yeri her zaman ayrıdır benim için özellikle Akçay çevresinin. Altınoluk, Ayvalık, Ören, Burhaniye, Assos, Küçükkuyu,Gömeç, Artur, Kızılkeçili, Hasanboğuldu, Pınarbaşı...




Ama Cundanın yeri başkadır;
Sokakların içinde kaybolabilir, güzel evlerin, kedilerin ve köpeklerin, güzel çiçeklerin tadına varabilirsiniz.
Damla sakızlı Türk Kahvenizi Taş Kahve de içip, damla sakızlı dondurmanızı eğer daha tatlı birşey arasanız lokmanızı taze taze yiyebilirsiniz.
Balık yemeye doyabilir, kalamar karidesle geçiştirebilir yada ekmek arası Papalina yiyebilirsiniz.
Papalina ilk bakışta hamsiye benzeyen lezzetli bir balık, küçük balık severler her daim tadına bakabilir.









Ayvalığa kadar gitmişken Şeytan sofrasına uğramamak olmaz tabi. Manzara muazzam, Ayvalık, Ege Middilli ayaklar altında...Efsaneye göre Şeytanın ayak izi bu tepede yer alıyor, diğer bir ayak izi ise Midillide.
Şeytanın ayak izinin olduğu alana para atılıyor, dilekler dileniyor, ağaçlara bezler bağlanıyor...







Deniz konusuna gelince, bütün Kuzey ege de olduğu gibi pırıl pırıl soğuk bir deniz sizi karşılıyor...
Tatilin yaklaştığı şu günlerde sevdiğinizle birlikte sakin bir kaçamak için birebir...

2 yorum:

  1. sen sevdigim köşelerden biridir cunda, farklı bir dokusu farklı bir atmosferi vardır. guzel paylasım icin tesekkurler

    YanıtlaSil