23 Ocak 2012 Pazartesi

Mostar, en güzel Osmanlı masalı...



Mostar'a Dubrovnikten gunubirlik bir turla yola ciktik. Yolda Osmanlinin ilk aldigi koy olan Pociteli ugradik,ayri bir postta bahsedecegim.Mostar'a vardığınızda, savaş acıları kuşatıyor her yerinizi. Nedeni ne olursa olsun, masum insanların ölümlerini asla kabullenmez. Heryerde savaşın izleri var, küçük koyü görene kadar iciniz acıyor.







Mostar'a geldiğinizde Osmanlidan kalma halinin korunduğunu ve restore edildiğini görebilirsiniz. Gercekten bir masalın icinde gibi hissediyorsunuz kendinizi, taşkınlık yol, sağlı sollu küçük dükkanlar, ve mukkemmel yapı Mostar köprüsü...



Mostar köprüsü Mimar Sinan'ın ve ogrencisinin bir şaheseri. Ozellikle tarihi kurcaladigim şu günlerde Mimar Sinan'a buyuk hayranlığım var. Onunla, yaşadığı aşkla ilgili tüm kitapları topluyorum, ilgiyle okuduğum son kitap Sinan'ın Mihrimah'ı.






 Binlerce yıl oncesinde yasamak istiyor insan,ici huzur doluyor. Bana birazda izlediğim elveda Rumeli dizisini hatırlatıyor.







Köprü gercekten resimlerde görüldüğü gibi cok güzel, akan nehirin rengi bile bir tablo gibi. Taştan Osmanlı evleri, Renkler desenler bir masal gibi.





Yemeklere gelince Boşnak böreğinin, köftenin ve boşnak kahvesinin tadına bakmadan donmedim tabiki;)
Börek bizdekinden cok farklı degil, köfte lezzetli. Kahve ise kıtlama sekerle içiliyor bu masal koyünde...





Gitme zamanı geldiginde yağmur boşalıyor gökyüzünden, gozumuz arkada sırılsıklam otobüsümüze biniyoruz, Dubrovnike dönmek icin, Osmanlı masalından çıkıp, ortaçağ masalına geçmek için...

18 Ocak 2012 Çarşamba

Pegasus fırsatları Zorla tatile çıkarır:)

Biz gezmeyi seven insanlar için Pegasus  kampanyaları bulunmaz birer fırsat, gerçi eski mükemmel indirimleri kalmadı ama, insanları turdan çok tek başlarına gezmeye alıştıran bu fırsatları seviyorum. Turların korkulu rüyası olmaya başladı bile:)
Kampanya bilgilerine gelince;

1 Şubat – 27 Ekim arasında ister yurt içinde ister yurt dışında istediğiniz noktaya uçun diye yurt içinde 15 noktaya fırsat uçuşları 39.99 TL, yurt dışında 27 noktaya fırsat uçuşları 49.99 EUR ve Kıbrıs uçuşları
49.99 TL.

12 Ocak 2012 Perşembe

Bıkmadan usanmadan Bozcaada

Bozcaada'ya her sene en az 1 kere ugrarim. Hatta her yaz bunun hayaliyle yaşarım;)
Sanki orada zaman durur, bir düş olur, rüzgarla savrulur.

Adahan pansiyonda kalirir, erkenden kalkılır, tazecik koy ekmegi zeytinyağa batırılır, lezzetli domatesi mis gibi koklanir, hatta pansiyoncu teyzenin elinden zorla yumurta bile yenir;)
Odaya çıkılır, deniz çantası alınır, klima açılır, ve sessizce kimse anlamasın diye kaçılırki, teyze açık bıraktık diye kizmasin;)
Deniz aciktirir ya, onceden markete ugranir, vapur bozulduğu icin gazetenin gelmediği öğrenilir saat de 11:00'dir.
Biskivuler, abur cuburlar çantaya doldurulur, akvaryum koyunun yolu tutulur. Bizde yazlikci zihniyeti vardır, her yazın Akçay'da geçmesi nedeniyle, konfor aranmaz, güzel deniz aranır.
Deniz'in güzeli de Akvaryum koyundadir. Etrafında tesis yoktur ama müdavimleri tıka basa doldurur. Ayrıca Ayazmadan da daha az soguktur suyu.

Ayazmaya, mitosa, habbeleye, Tuzla'ya gidilir ama Akvaryum bir başkadır, berrakligi huzur verir insana, yüzersin baliklarla.
Deniz donusu yel değirmenlerine kesin ugranir, önlerinde fotograflar çekilir.

Aksam yemeği balik olur, pide olur, bazen mideye tava olur. Her biri ayrı guzeldir Bozcaada da.

Cafelerde şarap içilir, limanda çay bahçesinde dondurma yenir, gazoz içilir, denize karşı çekirdek yenir, sokaktaki kara köpek sevilir.

Sokaklar aralarinda kaybolunur, kalesi gezilir, bol bol bu harika evlerin fotografı cekilir. Donus yoluyla bir hüzün çeker insana, hediyelik eşyalar, domates reçeli, şarap, bir kasa üzüm ve damla sakızı kurabiye alınır, geceden feribot sırasına girilir, tekrar gelebilmek icin hayaller kurulur, tekrar dönme umudu ve adanın kendine has huzuru birlesir, dalgalara karışır...

11 Ocak 2012 Çarşamba

Dubrovnik

Acil karar verilen vizesiz bir tatil için en iyi karar kesinlikle Dubrovnik.
Romantik,orta çağdan kalma,kendinizi eski zamanlarda bir prenses gibi hissedebilir,
sokaklarında özgürce kaybolabileceginiz bir şehir.



Kasimda gittiğimiz icin ölü bir sezona denk geldik. Bunun sayesinde bütün yaz tıklım tıklım olan eski sehir
sadece bayram icin gelen biz Türklere kalmıştı;)

Tatil planlarında farkettik ki, turla gitmemiz kendi imkanlarmizla gitmemizden daha da uygun fiyatliydi.
Ets turla yerlerimizi ayirttik. İlk defa tur kullanan bir çift olarak,Dubrovnike turla gitmeyi tavsiye ederiz.
Argosy Hotel de konakladık, 3 yıldızlı bir otel ama Türkiyedeki 5 yıldızlı otellerle eşit kategoride gibi.
Açık büfe kahvaltısı özellikle çok başarılı.Babil Kuk bölgesinde, eski şehire yaklaşık 4 kilometre mesafedeydi. Otobüsler her 10 dakikada bir calistigi icin ulaşımda hiç bir zorluk çekmedik.



 Deniz berrak, yazın gelenler için iyi bir alternatif olabilir.



Eski sehir surlara çevrili,savaş zamanında bombaladığı halde
yeniden insa edilmis bir bölge. Anlatılanlar göre, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbulu almasıyla korkan Dubrovnik, kentin surlarını inşa etmiş.



 Dubrovnikde her gün kurulan küçük bir de pazar var, buradan hediyelik olarak lavanta keseleri ve kurutulmuş meyvelerden alabilirsiniz.




 Eski şehiri boydan boya görmek icin kesinlikle surlar çıkmanızı tavsiye ediyorum. Giriş paralı,biraz tırmanmayı da göze almanızı öneririm;)Yanınıza kesinlikle suyunuzu almalısınız. Bu arada çeşmeden akan sular içiliyor, ekstra su almanız gerekmiyor.


 Surlardan manzaralar;









Dubrovnikte ufak bir de liman bulunuyor.


Bu arada surların arasından bir delikten geçerek girilen Buza Cafe de biralarınızı yudumlamayı sakın unutmayın. Yazın denize de girilen bu kayalıklar, kesinlikle mükemmel bir manzaraya sahip.




 Sullara bütün sehiri dolaştıktan sonra,tarihi yapıları,Avrupa'nın ilk
eczanesini,kliseleri dolaşıp, sokak aralarında kaybolduktan sonra güzel bir pizzayı hakettiniz demektir.





Baracuda yada Mia mensa tercihlerinizden biri olabilir. Pizzalar çok buyuk olduğu icin size önerim
Kesinlikle bir pizzayı 2 kisi bölüşmeniz olacaktır. İcecek olarak Hırvat birası tercih edebilirsiniz,hafif ve lezzetli.






Ve çok çabuk geçen tatilin sonunda bu masal şehrine üzülerek de olsa veda etmek zorunda kaldık. Özellikle Avrupa Birliğine girmeden, vize derdi olmadan, tatil planlarında yerini almalı.